Diyarbakır'ın Kulp ilçesine bağlı kırsal İnkaya Mahallesi ile Mardin'deki Dara Antik Kenti'nde devam eden arkeolojik kazılar, 45 dereceyi bulan kavurucu sıcağa rağmen aralıksız sürüyor. Arkeologlar, işçiler ve gönüllü öğrencilerle birlikte sabahın ilk ışıklarıyla başladıkları çalışmaları, gün batımına kadar sürdürüyor.
Kazı ekipleri, gün içinde kısa molalarını alana kurulan tentelerin gölgesinde geçirerek sıcaktan korunmaya çalışıyor.
İnkaya Mahallesi'nde farklı alanlarda yapılan yüzey araştırmaları sırasında bronz haç bulunmasının ardından, bölgede Diyarbakır Müze Müdürlüğü koordinesinde 2021 yılında kazı çalışmaları başlatıldı.
45 derecede tarihle buluşma: İnkaya’daki kazılarda 13. yüzyıla uzanan izler
İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Feray Korucu Yağız’ın bilimsel danışmanlığında yürütülen kazı çalışmaları, 7 Temmuz’da Diyarbakır’ın Kulp ilçesi İnkaya Mahallesi’nde yeniden başladı. Kazılarda 6 uzman, 22 işçi ve 3 gönüllüden oluşan ekip görev alıyor.
Ekip, bölgede 45 dereceyi bulan hava sıcaklığına rağmen çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.
Kilise planı netleşiyor, mezarlar döneme ışık tutuyor
Dr. Öğr. Üyesi Yağız, bu yılki çalışmaların ağırlıklı olarak kilise alanında yürütüleceğini belirtti. Kilisenin planına ilişkin daha net verilere ulaşmayı hedeflediklerini aktaran Yağız, şu bilgileri verdi:
“Oldukça büyük, doğu-batı doğrultulu, dikdörtgen ve bazilika planlı bir mabetle karşı karşıyayız. Özellikle doğu kısmındaki apsis bölümünde yer alan dikdörtgen planlı liturji alanı, Kuzey Suriye kiliseleriyle benzerlik taşıyor.”
Yağız, kilisenin güney, batı ve kuzey bölümlerinde ortaya çıkarılan mezarların, yapının 13. yüzyıla kadar aktif olarak kullanıldığını gösterdiğini belirtti. Mezarlarda, Hristiyan ölü gömme geleneklerine uygun olarak bireylerin kişisel eşyalarıyla birlikte gömüldüğünü de sözlerine ekledi.
Dr. Öğr. Üyesi Yağız, arkeolojik kazıların Türkiye genelinde genellikle yaz aylarında yapıldığını, bu dönemde hava sıcaklığının doğal olarak hissedilir şekilde arttığını belirtti. Ancak Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde sıcakların daha da zorlayıcı hale geldiğine dikkat çekti.
"Bulduğumuz her veri bizleri mutlu ediyor"
Kavurucu sıcağa rağmen kazı çalışmalarına ara vermeden devam ettiklerini vurgulayan Yağız, şunları söyledi:
“Her buluntu biz arkeologlar ve sanat tarihçileri için büyük önem taşıyor. Diyarbakır’daki zorlu hava koşullarına rağmen çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bulduğumuz her veri bizleri mutlu ediyor; çünkü burada tarihin izini sürüyoruz. Ekip arkadaşlarımızı sıcaktan korumak için kazı alanına tente kurduk, ayrıca molaları daha sık vererek sağlıklarını gözetmeye çalışıyoruz.”
Kazı ekibinin saha sorumlusu arkeolog Kemal Atak, kilisenin gün yüzüne çıkarılan bölümlerinin plan açısından büyük ölçüde yeterli olduğunu ancak halen çözüm bekleyen bazı belirsizliklerin bulunduğunu söyledi. Bu yılki çalışmalarla mimari açıdan bu eksiklikleri gidereceklerine inandıklarını belirten Atak, sıcak havanın çalışmaları zaman zaman zorlaştırdığını dile getirdi.
“Bazen gölgede 40 dereceyi aşan sıcaklıklar, güneş altında 50 dereceyi bulabiliyor. Ancak kazıdan çıkan her buluntu bizleri motive ediyor, yorgunluğumuzu unutturuyor,” dedi.
"Kültür varlıklarımızı gün yüzüne çıkardığımız için mutluyuz,”
Kazı ekibinde görev alan işçilerden Feyyaz Yıldız ise, titizlikle yürüttükleri çalışmalar sırasında yoğun sıvı kaybı yaşadıklarını, sıcak havanın fiziki yorgunluğu artırdığını söyledi. Yıldız, “50 dereceyi bulan sıcakta kültür varlıklarımızı gün yüzüne çıkardığımız için mutluyuz,” ifadelerini kullandı.
Öte yandan, Mardin’in Artuklu ilçesine bağlı kırsal Oğuz Mahallesi’nde bulunan Dara Antik Kenti’nde 38 yıl önce başlatılan arkeolojik kazılar da bu sezon devam ediyor.
Bugüne kadar antik kazı alanında nekropol (toplu mezar yeri), kilise, saray, agora (çarşı), zindan, tophane ve su bendi gibi önemli yapılar gün yüzüne çıkarıldı. Ayrıca 10 binden fazla ok ucu ile kandil, cam, seramik eserler ve ziynet eşyaları da bulundu.
Doğu Roma İmparatorluğu’nun sınırını Sasaniler’e karşı korumak amacıyla kurulan Dara Antik Kenti’nde, agorada süren kazılarda 20’ye yakın dükkan ve atölye ortaya çıkarıldı. Bu yıl ise Roma Dönemi’ne ait 1500 yıllık içme suyu sistemi ve dükkanların yanı sıra, konut olarak kullanıldığı değerlendirilen yapılarda damla ve dalga figürlü yaklaşık 1500 yıllık mozaik alan keşfedildi.
“Geleceğe Miras Projesi”
Geçen yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamına alınan Dara Antik Kenti’nde yürütülen kazı çalışmaları, arkeolog, sanat tarihçisi ve restoratörlerden oluşan 14 kişilik bir ekiple aralıksız devam ediyor.
Kazı sorumlusu arkeolog Dr. Devrim Hasan Menteşe, “Geleceğe Miras Projesi” kapsamına alınan alanda çalışmaların yılın 12 ayı sürdüğünü belirtti. Menteşe, “Mardin sıcak bir iklime sahip. Bu yüzden hem çok soğuk hem de kavurucu sıcak havalarda çalışıyoruz. Yaz aylarında mesaimiz sabah saat 06.00 civarında başlıyor,” dedi.
Şu anda antik kentin agora bölümünde yürüttükleri çalışmalarda, dükkanların işlevlerini ortaya koyacak eserler bulduklarını aktaran Menteşe, farklı katmanları incelediklerini ve daha pek çok yeni esere ulaşmayı umduklarını ifade etti. “50 dereceyi bulan sıcaklıklarda kültür varlıklarımızı gün yüzüne çıkarıyor olmaktan mutluyuz,” diye ekledi.
Kazılarda 22 yıldır görev yapan arkeolog Murat Açıl da, aşırı sıcaklara rağmen titizlikle çalıştıklarını belirterek, “45 derecenin üzerindeki sıcakta kazı yapıyor, Mardin’in tarihini gün yüzüne çıkarmak için çaba gösteriyoruz,” dedi.
23 yıldır kazı çalışmalarında yer alan Yaşar Aba ise bazen sıcaklığın 50 dereceye kadar çıktığını, ancak hem kentin hem de ülkenin tarihine katkıda bulunmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.