Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde geçen yıl yaşanan ve iki kişinin yaşamını yitirdiği silahlı kavganın davasında ilginç bir savunma yapıldı. Sanıklardan H.Ü.D., olay sonrası silah temizliği sırasında “namluların karışmış olabileceğini” öne sürdü.
Olay, 10 Ağustos 2024’te Çınar ilçesine bağlı kırsal Öncülü Mahallesi’nde meydana geldi. Elektrik hattı çekimi nedeniyle çıkan tartışma kısa sürede silahlı kavgaya dönüştü. Mehmet Mustafa Değer (39) ile yeğeni Muhammed Akın Değer (16) yaşamını yitirdi, üç kişi yaralandı.
Olaydan 15 gün sonra şüpheliler H.Ü.D. ve M.D.D. yakalanarak tutuklanırken, firari sanık H.E.D.’ye ulaşılamadı. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıkların “kasten öldürme” ve “kasten öldürmeye teşebbüs” suçlarından cezalandırılmaları istendi. Kriminal raporda, maktullerden Mehmet Mustafa Değer’in vücudundan çıkan iki merminin H.Ü.D.’ye ait silahtan çıktığı belirlendi.
“Silah Temizlerken Namlular Karışmış Olabilir”
Diyarbakır 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada sanık H.Ü.D., kimseye ateş etmediğini savunarak, “Ben sadece havaya ateş ettim. Olaydan sonra ağabeyimle birlikte silahlarımızı temizledik. Aynı model silahlarımız olduğu için parçalar karışmış olabilir. Bu yüzden mermiler benim silahımdan çıkmış gibi görünüyor” dedi.
Mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına, firari sanık H.E.D.’nin yakalanmasının beklenmesine karar vererek duruşmayı 6 Kasım’a erteledi.
“Oğlumun Katili Hala Dışarıda”
Hayatını kaybeden Muhammed Akın Değer’in annesi Zeliha Değer, adalet çağrısında bulundu. “Olay sırasında evdeydim, dışarı çıktığımda oğluma ateş ediliyordu. Oğlum kanlar içinde yere düştü. 1,5 yıldır katili bulunamadı. Diğer çocuklarımın can güvenliğinden endişeliyim” dedi.
“Çocuğum Babasını Göremedi”
Maktul Mehmet Mustafa Değer’in eşi Filiz Değer ise, “Eşim vurularak öldürüldü. Olaydan 17 gün sonra doğum yaptım, çocuğum babasını hiç görmedi. Katillerin serbest kalmasından korkuyorum, adalet istiyorum” ifadelerini kullandı.
“Emsali Az Bulunur Bir Savunma”
Değer ailesinin avukatı Ali Çimen, sanığın “namlular karıştı” savunmasını eleştirerek, “Bu savunma suçtan kurtulmaya yönelik, emsali az bulunur bir örnektir. Sanığın silahına ait iki kovan ve maktulün bedenindeki iki çekirdeğin aynı silaha ait olduğu tespit edilmiştir. Olay, delil incelemesinin önemini bir kez daha göstermiştir” dedi.
