Geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren IBAN yasağıyla birlikte birçok taksici nakit dışında ödeme almakta zorlanınca çözümü POS cihazı edinmekte buldu. Ancak bu cihazlarla yapılan ödemelerde yüzde 10’a varan kesintiler, hem taksici hem de müşteri arasında gerginliğe neden oldu.
Taksiciler, bankaların ve ödeme şirketlerinin yüksek komisyon oranları belirlediğini, bu yüzden mecburen bu farkı müşteriye yansıttıklarını belirtiyor. Bazı sürücüler ise, “Bu parayı biz almıyoruz, sistem kesiyor. Yoksa zarar ederiz” diyerek kendilerini savunuyor.

Yurttaşlar ise alınan komisyonun yasal olmadığını ve mağduriyet yarattığını dile getiriyor. Özellikle sık taksi kullanan yurttaşlar, “Kredi kartıyla ödeme yapmak lüks haline geldi” sözleriyle tepkilerini dile getirirken, yetkililerden bu konuda denetim talep ediliyor.
YURTTAŞLAR: “KOMİSYONU NEDEN BİZ ÖDÜYORUZ?”
Diyarbakır’da taksi kullanan yurttaşlar, bu uygulamanın adil olmadığını savunuyor.
Bağlar ilçesinde taksiye binen bir yurttaş, yaşadığı durumu şöyle anlattı:
“Taksimetre 150 lira yazdı. Kartla ödeyeceğimi söyledim, şoför 165 lira çekti. Yani 15 lira fazla verdim. Bu ek ücretin neden yurttaşlardan alındığını anlamıyorum.”
Bir diğer yurttaş ise, “Kredi kartıyla ödeme kolaylık olmalıydı ama şimdi lüks oldu. Herkes nakit taşımak zorunda kalıyor” diyerek tepkisini dile getirdi.

NE TAKSİCİ MEMNUN, NE YURTTAŞ
Diyarbakır’da POS cihazı kullanımı, IBAN yasağının ardından zorunlu hale gelse de beraberinde yeni bir krizi getirdi. Yurttaşlar her kart ödemesinde fazladan ücret ödemekten şikayetçi olurken, taksiciler ise bankaların yüksek kesintileri nedeniyle zarar ettiklerini söylüyor.

Kentteki bu tartışma, ulaşım sektöründe dijital ödeme sistemlerinin yeniden düzenlenmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi.





