Diyarbakır’da, 30 yıl aradan sonra sahneye çıkan efsane müzik grubu Koma Amed, büyük bir coşkuyla karşılandı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve Kayapınar İlçe Belediyesi öncülüğünde, Sanatça organizasyonuyla düzenlenen konser, binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşti.
Konserin en dikkat çeken anı ise, Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile Diyarbakır eski Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Adnan Selçuk Mızraklı’nın mesajlarının dev ekrana yansıtılması oldu. Katılımcılar, mesajların okunması sırasında uzun süre alkış tuttu, sloganlar atarak sanatçılara destek verdi.
Selahattin Demirtaş: “Koma Amed, İlk Gençlik Ateşimizin Gür Sesi”
Demirtaş, gönderdiği mesajda Koma Amed üyelerini ve dinleyicileri selamlayarak şu ifadeleri kullandı:
“Merhaba değerli arkadaşlar, Kürt halkının varlık yokluk mücadelesi verdiği günlerin ve ilk gençlik ateşimizin gür, coşkulu sesi, Koma Amed’i selamlıyorum. Özgür günlerde buluşmayı diliyor, her birinize ayrı ayrı selamlarımı, sevgilerimi ve başarı dileklerimi gönderiyorum.”
Demirtaş’ın sözleri, konser alanında duygusal anlara neden oldu.
Selçuk Mızraklı: “Koma Amed, Kürt’ün Stranı, İsyanı ve Dilanıdır”
Edirne Cezaevi’nden mesaj gönderen Dr. Adnan Selçuk Mızraklı ise, Koma Amed’in kuruluş sürecine tanıklık ettiğini hatırlatarak duygusal bir metin paylaştı:
“Ben ve hücre yoldaşım Selahattin Başkan, Edirne zindanından yürek dolusu özlem ve sevgiyle sizleri Koma Amed’i selamlıyoruz. Koma Amed’in doğumunda vardım, bu doğum benim hekimliğimin sökmediği bir doğumdu. Her ezgisinde, sonsuzluğa uğurladığımız Evdilmelik’in tınısı ve duygusu var. Koma Amed, Kürt’ün stranı, isyanı dilanı ve gülistanıdır.”
Mızraklı, mesajını “Bir gün özgür meydanlarda Koma Amed’in sesine ses katacağımıza inanıyorum. Her bijî Koma Amed” sözleriyle tamamladı.
30 Yıl Sonra Diyarbakır’da Tarihi Geri Dönüş
Koma Amed, 1990’lı yıllarda Kürt müziğine yön veren önemli gruplardan biri olarak biliniyor. Grubun 30 yıl sonra yeniden sahneye çıkması, hem nostaljik bir buluşma hem de kültürel bir direnişin sembolü olarak değerlendirildi. Konser boyunca “Kürt kültürünün hafızası” olarak nitelendirilen şarkılar seslendirildi, alanı dolduran binlerce kişi hep bir ağızdan eşlik etti.
