Kayyım döneminde sessizliğe bürünen Çand Amed Kültür ve Kongre Merkezi, 3. Amed Uluslararası Film Festivali ile yeniden binlerce sanatseveri ağırlayarak Diyarbakır’ın kültür-sanat hafızasını canlandırdı.
Diyarbakır’da kültür ve sanat yaşamı, kayyım sürecinin ardından yeniden hareketlendi. Uzun süre etkinliklere ara verilen Çand Amed Kültür ve Kongre Merkezi, sinema, tiyatro ve müzik etkinlikleriyle yeniden sanatın merkezi haline geldi. Bu dönüşümün en somut örneği ise 3. Amed Uluslararası Film Festivali oldu.
Kayyım Sonrası Kültür-Sanat Yeniden Nefes Aldı
2016 yılında Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından inşa edilen Çand Amed Kültür ve Kongre Merkezi, kayyım atanmasının ardından planlanan birçok etkinliğin iptal edilmesiyle işlevsiz bırakılmıştı. Tiyatro çalışanlarının işten çıkarılması ve Aram Tigran Kent Konservatuarı’nın faaliyetlerinin durdurulması, kentteki kültür-sanat hayatını ciddi biçimde sekteye uğrattı.
Sanatçılar Üretimden Vazgeçmedi
Tüm baskılara rağmen Diyarbakır’daki sanatçılar üretimlerini sürdürdü. Şehir Tiyatrosu, konservatuar ve sinema birimleri farklı mekânlarda ve farklı isimler altında çalışmalarına devam etti. Seçimlerin ardından belediyelerin yeniden halkın yönetimine geçmesiyle birlikte bu üretim yeniden kentin merkezine taşındı.
“Bu Tür Mekânlar Çoğaltılmalı”
Festival kapsamında görüşlerini paylaşan yönetmen Veysi Altay, Çand Amed’in Diyarbakır için hayati bir ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, bu tür kültür-sanat mekânlarının artırılması gerektiğini söyledi. Altay, uluslararası sanatçıların da kentte üretim yapabileceği alanların önemine dikkat çekti.
“Umudun Kesilmesi Hedeflendi”
Tiyatrocu Erdal Ceviz ise kayyım döneminde yalnızca mekânların değil, umudun da hedef alındığını ifade etti. Kürtçe tiyatro ve sanatın bodrumlardan sahnelere uzanan yolculuğuna dikkat çeken Ceviz, bugün gelinen noktanın yılların birikiminin sonucu olduğunu dile getirdi.
Festival İçin Yeni Bir Model Önerisi
Senarist ve yönetmen Hüseyin Kuzu da Diyarbakır’ın kültürel enerjisinin yeniden kente döndüğünü belirterek, festivallerin dijital olanaklarla desteklenmesi gerektiğini söyledi. Kuzu, Amed Film Festivali’nin özgünlüğünü koruyarak dünyayla daha güçlü bağlar kurabileceğini vurguladı.