Büyükşehir Belediyesi, yaz mevsiminin başlamasıyla artan anız yangınlarına karşı vatandaşları uyardı. İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan “Toprağımızı, havayı ve geleceğimizi yakmayalım” başlıklı açıklamada, anız yangınlarının sadece kuru otları değil, aynı zamanda toprağın verimliliğini, ekosistemin canlılığını ve insan sağlığını tehdit ettiği ifade edildi.
Açıklamada, anız yangınlarının toprağın organik maddesini yüzde 30’a kadar azalttığı, su tutma kapasitesini yüzde 25 düşürdüğü ve bunun sonucunda tarımsal verimliliğin yüzde 20’ye kadar gerilediği belirtildi. Bu veriler doğrultusunda, yangınların sadece bugünün üretimini değil, gelecekteki gıda güvenliğini de riske attığı vurgulandı.
İklim krizine etkisi büyük
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine yer verilen açıklamada, anız yangınlarından çıkan ince partiküllerin (PM2.5) milyonlarca insanın solunum sağlığını tehdit ettiği hatırlatıldı. Diyarbakır’da her yıl meydana gelen yangınların komşu tarlalara sıçrayarak can ve mal güvenliğini tehlikeye attığı ve atmosfere yayılan karbondioksitin iklim krizini derinleştirdiği belirtildi.
150 bin aracın yıllık egzoz emisyonuna eş değer
2021 yılında Türkiye’de anız yangınlarından kaynaklanan karbon salımının, yaklaşık 150 bin aracın yıllık egzoz emisyonuna eşdeğer olduğu bilgisi paylaşıldı. Çiftçilerin artan maliyetler ve düşük saman fiyatları nedeniyle anız yaktığı fakat bunun uzun vadede ciddi çevresel ve ekonomik zararlara yol açtığı kaydedildi. Anızların toprağa karıştırılması, organik gübre üretimi veya sap parçalayıcı makinelerle işlenmesi gibi sürdürülebilir yöntemlerin hem toprağı hem de çiftçilerin geleceğini koruyacağı ifade edildi.
Toplumun tüm kesimlerine çağrı
Açıklamanın sonunda tüm çiftçilere ve yurttaşlara, “Toprağımızı, havamızı ve geleceğimizi birlikte koruyalım. Anız yakmak, doğanın dengesine, biyoçeşitliliğe ve iklim krizine karşı işlenen bir tehdittir. Gelin, Diyarbakır’ın bereketli topraklarını ve canlı çeşitliliğini hep birlikte koruyalım” çağrısı yapıldı.
