Van Gölü kıyısında cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in ölümü hâlâ gizemini koruyor. Savcılık, Rojin’in kaybolmadan önceki son 3 gününü aydınlatmak için telefonunu İspanya kriminal laboratuvarına gönderiyor.
Van’da Van Gölü kıyısında cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in ölümü, aradan geçen zamana rağmen hâlâ aydınlatılamadı.
Ailesi, dostları ve kamuoyu, “Rojin’e ne oldu?” sorusuna yanıt beklerken, savcılık soruşturmada kritik bir adım daha attı.
Adaletin izinde: Kritik 3 gün
Van Cumhuriyet Başsavcısı Osman Kara, Rojin’in kaybolmadan önceki “son 3 gününün” olayın çözümünde belirleyici olabileceğini belirterek, “24–27 Eylül tarihleri arasındaki telefon verilerine ulaşmamız gerekiyor” dedi.
Ancak cihazın modeli nedeniyle verilere Türkiye’de ulaşılamadığı, bu nedenle telefonun İspanya kriminal laboratuvarına gönderileceği açıklandı. Kara, “İki görevlimiz eşliğinde cihazı yurt dışına göndereceğiz. Şifre kırıldığında o günlerde yaşanan her şey netleşecek” diye konuştu.
Adli Tıp bulguları
Başsavcı, Rojin’in ölümüne ilişkin Adli Tıp raporunun cinsel saldırı, travma veya zehirlenme bulgusu içermediğini açıkladı.
Raporda, farklı bölgelerde iki erkek DNA profiline rastlandığı, ancak bu DNA’ların olay sonrası süreçte bulaşmış olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu belirtildi.
DNA eşleştirme süreci devam ediyor.
Ailenin tek dileği: Gerçeğin ortaya çıkması
Rojin’in ailesi ise sessiz ama kararlı bir bekleyiş içinde. Genç kızın ölümüyle ilgili her yeni gelişme, acılarını tazelerken umutlarını da diri tutuyor.
Aile, “Rojin’in arkasında kim ya da ne varsa, gerçeğin ortaya çıkmasını istiyoruz. Tek isteğimiz adalet” mesajını veriyor.