Diyarbakır’daki 3 bin yıllık Zerzevan Kalesi, bu yıl 400 bin ziyaretçiyle rekor kırdı. Roma mirası, Mithras Tapınağı ve UNESCO hedefiyle turizmin gözdesi oldu.
Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde yer alan ve Roma İmparatorluğu döneminde askeri yerleşim olarak kullanılan 3 bin yıllık Zerzevan Kalesi, arkeolojik kazılarla gün yüzüne çıkarılan yapıları ve gizemli Mithras Tapınağı ile ziyaretçi akınına uğruyor. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan tarihi kale, 2025 yılı boyunca 400 bin ziyaretçiyi ağırlayarak kent turizmine önemli katkı sundu.
ROMA’NIN SINIR GARNİZONU TURİZM MERKEZİNE DÖNÜŞTÜ
Çınar ilçesine 13 kilometre mesafede, kayalık bir tepede yer alan Zerzevan Kalesi; surları, gözetleme kuleleri, kilisesi, yer altı yapıları ve dünyada benzeri olmayan Mithras Tapınağı ile dikkat çekiyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde 2014 yılından bu yana sürdürülen kazılar sayesinde kale, her yıl daha fazla ziyaretçinin ilgisini çekiyor.
KAZILAR 2014’TEN BU YANA ARALIKSIZ SÜRÜYOR
Kazı Başkanı Prof. Dr. Aytaç Coşkun, Zerzevan Kalesi’nde bilimsel çalışmaların kesintisiz devam ettiğini belirterek, alanın Diyarbakır ve bölge turizmi açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. Coşkun, “Bazı alanlar restorasyon nedeniyle kapalı olmasına rağmen bu yıl 400 bin ziyaretçiye ulaştık. Önümüzdeki yıl yeni alanların açılmasıyla bu sayının 700-800 bine çıkmasını bekliyoruz. Nihai hedefimiz ise yılda 1 milyon ziyaretçi” dedi.
UNESCO HEDEFİ: KALICI LİSTE
Zerzevan Kalesi ve Mithras Tapınağı’nın UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer aldığını hatırlatan Coşkun, 2026 yılında kalıcı listeye girmek için çalışmaların sürdüğünü söyledi. Kale altında henüz kazılmamış büyük bir yerleşimin bulunduğunu belirten Coşkun, binlerce eserin dönemin askeri ve sivil yaşamına ışık tuttuğunu ifade etti.
ZİYARETÇİLER TARİHİN İÇİNDE YÜRÜYOR
Türkiye’nin farklı illerinden ve yurt dışından gelen ziyaretçiler, Zerzevan Kalesi’ni “tarihin içinde yolculuk” olarak tanımlıyor. Antalya’dan gelen ziyaretçilerden Sevtap Güzeltürk, “Buradaki uygarlık çok daha eski ve etkileyici. Yeniden gelmek istiyorum” derken, Cemile İnci ise Mezopotamya’nın büyüsünü hissettiklerini dile getirdi.
