DİYARBAKIR- Diyarbakır ilinin Çermik ilçesinde bulunan Çermik Ulu Camii, tarihi ve mimari açıdan önemli bir yapıdır. Sultan Alaaddin, Cami-i Atik, Cami-i Çermik ya da Şah Ali Bey Camii olarak da anılan bu cami, iki farklı dönemde inşa edilmiş olup günümüze kadar ulaşmıştır. Caminin taç kapısı Şah Ali Bey Camii'ne aittir, ancak kubbeli bölümü daha sonradan eklenmiştir.
Cami, Hasankeyf Artuklularından Fahreddin Kara Arslan döneminde İnaloğullarından Ebû Mansur İlaldı b. İbrahim tarafından yaptırılmıştır. Daha sonra Sultan II. Alâeddin Keykubad zamanında onarılmış ve minare eklenmiştir. Bu nedenle, cami zaman içinde çeşitli dönemlerde yapılan eklemelerle bugünkü halini almıştır.
Doğu-batı yönünde uzanan dikdörtgen bir oturum alanı üzerine inşa edilen Çermik Ulu Camii, birbirine bitişik iki ibadet mekanından oluşan ilgi çekici bir plana sahiptir. Hâlihazırda tamamen yenilenmiş olan yapının doğu kanadı, üç bölmeli son cemaat yeri ile kare planlı ibadet mekanını örten bir kubbeden oluşur; kubbenin yükü, köşelere yerleştirilmiş tromplarla desteklenmiştir. Çatı kotunda yükselen sekizgen bir kasnak içine alınmış olan kubbe, alaturka kiremit kaplı piramidal bir külahla örtülüdür.
İbadet mekanına batı kanadından bitişen ve doğu-batı yönünde uzanan dikdörtgen planlı bölüm, masif ayaklarla bölüntülü üç sahna taksim edilmiş ve sahnların üstü beşik tonozlarla örtülmüştür.
Caminin doğu cephesinin kuzey ucundaki minaresinin 1957 yılında eklendiği bilinmektedir. Doğu kanadını oluşturan kubbeli kare alanın, Çermik beylerinden Veled Bey’in oğlu Şâh Ali Bey tarafından 1517 yılında yaptırıldığı ya da tamir edildiği, üç bölmeli son cemaat mahallinin ise Seyfullâh Bey adlı bir zat tarafından tamamlattığı iddia edilmiştir.
Cami kapısının doğu kanadındaki duvar örgüsü içinde yer alan iki satırlık nesih hatlı bir kitâbeden, yapının (mescidü’l-câmi) Hacı Halid bin Ebû Bekir Ali bin el-Hâc Ömer bin Mahmud adlı bir zat tarafından 1242/43 yılında yenilendiği anlaşılmaktadır.
Caminin batı kanadındaki üç sahınlı ibadet mekanında, mihrap aksındaki kemerin üzerinde yer alan çiçekli kûfi ile yazılmış iki satırlık kitâbeden, okunabildiği kadarıyla, caminin Artuklu Emîri Fahreddîn Kara Arslan tarafından yaptırıldığı anlaşılabilmektedir. Kitâbede inşa tarihi bulunmamakla birlikte, caminin banisi olarak zikredilen Fahreddîn Kara Arslan’ın, Artukluların Hısn Keyfâ kolunu yöneten babası Rükneddîn Dâvud’un 1144 yılında Hâni’de vefat etmesi üzerine başa geçtiği ve 1174/75 tarihli bir sikkesine nazaran bu tarihten kısa bir süre sonra vefat ettiği bilinmektedir. Bu durumda, caminin de 1144-1175 yılları arasında inşa edildiği anlaşılmaktadır.